SARIYAR TARİHÇE
Sarıyar
İlk Tunç çağlarından bu yana yerleşim birimi olarak kullanıldığı anlaşılan Sarıyar’da 1952 yılında Kılıç Kökten tarafından şu anda Sarıyar Baraj gölü altında kalan nehir kıyısında yapılan arkeolojik kazılarda ağızları taşlarla kaplanmış küp mezar ve bu mezarlarda ilk tunç çağına ait hoker durumunda bir iskelet , çakmaktaşı parçaları, küçük bir bakır iğne, içi dışı kırmızı boyalı el yapımı bir testi bulunmasından anlamaktayız. (Meydan Larousse Ansiklopedisi , Sarıyar maddesi)
Baraj yapımı sırasında ayrıca Sarıyar Hidroelektirik Santralının ve merkez atölyesinin bulunduğu yerde de kazılar yapılmış ve bulunan eserler Ankara Etnoğrafya Müzesine götürülmüştür.
Dolamanlık bölgesinde ise kazılmayı bekleyen Bizans Dönemine ait eski bir yerleşim yeri bulunmaktadır. Bu yerleşim yerine ait nekrapol (mezarlık) okul bölgesinin (ilkokul ve lise) bulunduğu bölgededir. Gerek okul gerekse bu bölgedeki evlerin inşaatları esnasında çok sayıda mezar, mezar taşları ve lahit bulunmuştur. Uzun zaman okul bahçesinde sergilenen bu eserler daha sonra Nallıhan’a götürülmüştür. Ayrıca Sarıyar’da dağınık şekilde tarihi eserlere rastlamak mümkündür.
Dolamanlık bölgesinde kazılmayı ve gün yüzüne çıkarılmayı bekleyen eski yerleşim yerine ait yaklaşık 2 km uzaklıktaki Kayadibi mevkiinden su getiren ve Gavur Argı diye bölge halkı tarafından adlandırılan su yapısının belirli kısımları hala ayakta durmaktadır.
Sarıyar Baraj gölü etrafındaki çok sayıdaki tarihi taş kalelerin (Bilinen bazılarının isimleri Poyrazoğlu , Kızların Sekisi, İğdecik) varlığının tesbiti ve tanımlanması yapılmış seramik delillere dayanıldığında bu kalelerin tarih olarak Hitit ve Frigya dönemine (M.Ö. 19.yy-M.Ö.12.yy) ait olup Roma ve Geç Roma zamanlarında da kullanıldığı ortaya çıkmıştır. (Princeton Üniversitesi'nin 1998 yılında bölgede yaptığı çalışmalara istinaden)
Türklerin Anadolu’ya gelmesiyle birlikte Anadoludaki ilk yerleşim yerlerinden biri olarak Sarıyar karşımıza çıkmakta.
Kayı Boyu’nun Anadolu’da ki ilk yerleşim yerlerinden olan Sarıyar Karanlıkdere mevkiinde (Şimdiki Emrem Sultan Köyü) 13.yüzyılda Tabduk Emre yaşamış olup başta Yunus Emre olmak üzere pek çok öğrenci yetiştirmiştir.
Sarıyar ilk olarak Kayıkbaşı mevkiinde Nallıhan Kazasına ait şimdi sular altında kalan bölgede bir köy olarak bulunmasına rağmen Mihallıçcık Kazasına bağlı Sarıyar2 olarak adlandırılan yerde bulunan Karabük (Karanlıkbük) ve şu anda Sarıyar Hasan Polatkan Barajı işletme lojmanlarının bulunduğu yerdeki Akbük köylerinin 1850’li yıllarda Sarıyar ile birleştirilmesiyle şimdiki yerinde yeniden kurulmuş ve Mihallıçcık Kazasına bağlanmıştır. Sarıyar, Karabük ve Akbük Köylerinin Sarıyar ismi altında birleşmesiyle Karabük ve Akbük Köylerinin ismine Osmanlı tahrir defterlerinde bir daha rastlanılmamıştır. Eski Sarıyar’a ait mezarlık günümüzde Kayıkbaşı mevkiinde, Karabük mezarlığı ise Sarıyar2 diye anılan bölgede bulunmaktadır.
Ankaraya bağlanması
Cumhuriyetin ilanıyla Eskişehir İli Mihallıçcık ilçesine bağlanan Sarıyar 12 Temmuz 1941 tarihli bakanlar kurulu kararıyla Ankara ili Nallıhan ilçesine bağlanmıştır.
SARDER'den Güncel Haberler
- Hepsi
- Duyurular
- Etkinlik
- Sergi
Kültürel ve Tarihi Değerlerimiz
Tabduk Emre
, Horasanlı bir Türkmen dervişi olan Yunus Emre'nin mürşidi olarak tanınır. Doğum tarihi 1210 ve 1215 yılları arasında tahmin edilmektedir. Rivayete göre, Hacı Bektaş-ı Veli, Yunus Emre'nin eğitimini Tapduk Emre'ye emanet eder. Tapduk Emre'den itibaren Anadolu'da "Tapduklular" adında bir topluluğun varlığı belirtilmektedir. Yunus, Nallıhan Tapduk Emre dergahında kırk yıl boyunca odun taşıyan bir derviştir ve taptukluların yetiştirdiği en büyük ozanlardan biri olarak kabul edilir.
Yunus Emre
Anadolu'da Türkçe şiirin öncüsü olan mutasavvıf ve halk şairidir. Yunus Emre, Anadolu Selçuklu Devleti'nin dağılmaya ve Anadolu'nun[9] çeşitli bölgelerinde büyüklü küçüklü Türk beyliklerinin kurulmaya başlandığı 13. yüzyıl ortalarından[10] 14. yüzyılın birinci çeyreğine kadar Orta Anadolu havzasında, Eskişehir'in Sivrihisar ilçesinde yer alan Sarıköy'de yetişmiş ve Ankara'nın Nallıhan ilçesindeki Tapduk Emre'nin dergâhında yaşamıştır.